• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası

ilkeliyazilar

Hoş geldiniz!

Üyelik Girişi
Site Haritası
Takvim
Ufuk KARADAVUT
Sanal Ortamlarda Kaybolmak
22/02/2016

Dünyanın neresi olursa olsun mutlaka olaylardan etkilenen bir ülke. Hele yanı başımızda olan ve bir türlü durulmayan Ortadoğu söz konusu olunca zaten bizim bir kenarda durma şansımız pek bulunmuyor. Buna birde yanlış dış politika eklenince iş iyice çığırından çıkıyor. Ülke olarak gerçekten çok kötü günlerden geçiyoruz. Ancak bunun farkına varılması istenmediğinden ortalıkta sanal bir ortam oluşturulmakta ve insanlar uyutulmaya çalışılmaktadır. Türkiye gerek yazılı ve görsel basını ile oluşturduğu sanal ortamda insanlarımızı etkilemekte ve bu ortam içerisinde kaybolmasına nende olmaktadır. İnsanların zihinleri karıştırılarak yönlendirilmekte ve ustalıkla yaptıkları bilinçaltı propagandalar ile halk yönlendirilmektedir.

İletişim araçlarının yanında halkı etkilemek ve yönlendirmek amacıyla organize edilen ve adına “trol” denilen grupların olduunu biliyorduk. Ancak yakın zamanda “troliçe”lerinde olduğunu öğrendik. Yani sanal ortamda vatandaşların adeta yok olabilmesi için ve bilgi kirliliği içinde yol olabilmesi için her şey hazırlanmış durumdadır. İşin asıl vahim tarafı, bu tür olaylar karşısında daha duyarlı ve aklı başında olması gerekenlerin halka göre daha fazla etkilenmiş olmalarıdır. Halk daha aklı başında durmaya gayret ederken “elit kesim” olarak adlandırılan ve bana göre kayakları hep kendi taraflarına yontanların o yöne kanalize olmaları ve etkilenmeleri beklide normal karşılanmalıdır.

Bulanıklaştırılan sanal bir ortam var ve bizler bu bulanık ortam içerisinde doğru yolu bulmaya çalışıyoruz. Aslında yol belli ama kafalar o kadar bulanık ki hangisinin doğru olduğunu dahi ayırt edemiyoruz. Özellikle yurt dışından yükü miktarda maaş alan gazeteci-yazar ve televizyoncunun olması sanal ortamdaki karışıklığı daha iyi açıklamaktadır. Yakın zamanda Annan planı öncesinde ABD’nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde bazı gazetecilere maaş bağladığı ortaya çıkmıştır. Benzer şekilde ülkemizde de ABD’den maaş alan gazetecilerin isimleri ortalıkta dolaşmıştı. Halen daha maaş alanların olduğuna inananlardanım. İnsan eğer helal süt emmemiş ise yaptıkları gayet normaldir. Belli bir kazanç için ülkesini satanların olduğu bir yerde sanal ortamlarda kaybolmamak aslında mümkünde gözükmüyor.

Şimdi emekli olan eskiden ise oldukça yetkili bir konumda olan bir büyük şu şekilde bir açıklama yapmıştı ve bunu gazeteci Aslan Bulut açıklamıştı. Konuşmasında “Amerika bir olaya başladığında iki üç sene önce başlıyor. Belli yazarlara maaş bağlıyor ve belli yazarlara da yazılar yazdırıyor. Kitaplar hazırlatılıyor. Medya kuruluşları kullanılarak psikolojik harekat düzenleniyor”. Elbette oluşturulan sanal ortamlarda mücadele sürdürülüyor. Gerçek anlamda mücadele ya hiç yapılmıyor ya da yapılıyormuş gibi gözüküyor. Çoğu zaman top yekûn bir yönlendirme yapılmıyor. Konular belirleniyor ve o konulara yönelik olarak yönlendirmeler yapılıyor.

Aslında kabul edilmesi dahi mümkün olmayan çoğu konuyu bu gün rahat bir şekilde kabul edebiliyorsak bunun en önemli nedeni içine sokulduğumuz sanal âlem girdabında ciddi olarak törpülenmemiz, düşünemez ve karar veremez bir hale getirilmemizdir. Eğer kendimize gelmezsek bu böyle sürüp gidecek ve yakın zamanda ne olduğunu dahi anlayamadığımız pek çok olay biz doğrudan etkileyeceği için ciddi rahatsızlık yaratacaktır. Çünkü yaşananlar halkı şimdilik çok rahatsız etmektedir. Ancak yakın zamanda etmeye başlayacaktır. Çünkü toplumsal yozlaşma özellikle savaş bahanesi ile dışarıdan gelenlerin etkisi ile ciddi anlamda artmıştır. Oluşturulan sanal ortam nedeni ile tepkisiz kalan halk bunları da kabul etmiş ve yozlaşma hızlanmıştır.

 Son olarak Jean Coctenau’nun şu sözünü eklemek esterim. Yazar der ki; “sizi ne silahlar kurtarabilir nede para kurtarabilir. Sizi ancak düşünebilen fikir üretebilen bir azınlık kurtarabilir. Çünkü dünya artık düşünmeyenlerin alanı haline getirildiğinden sürekli tüketim ve harcama peşinde koşarak yok olmaya doğru gidiyor” demektedir. Daha ne diyelim. Vesselam…



828 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Virüs fırtınasından sonra Enfeksiyon saldırısı - 26/12/2022
Virüs fırtınasından sonra Enfeksiyon saldırısı
Sıfır Emisyon Mümkün mü? - 14/12/2021
Sıfır Emisyon Mümkün mü?
Biyoloji ve Tıbbın Uygulanması Bakımından İnsan Hakları ve İnsan Haysiyetinin Korunması Sözleşmesi - 01/07/2021
Biyoloji ve Tıbbın Uygulanması Bakımından İnsan Hakları ve İnsan Haysiyetinin Korunması Sözleşmesi
Salgın Hastalıkların Kısa Tarihi - 15/06/2021
Salgın Hastalıkların Kısa Tarihi
Kitlesel Yokoluşlar Üzerine - 02/06/2020
Kitlesel Yokoluşlar Üzerine
Yoksulluk Algısı Araştırması-3 - 09/01/2020
Yoksulluk Algısı Araştırması-3
Tarım Kredi Raporu - 16/12/2019
Tarım Kredi Raporu
Kaçak Zeytinyağı Yerli Zeytinyağı Savaşı - 26/11/2019
Kaçak Zeytinyağı Yerli Zeytinyağı Savaşı
Tarımsal Alandaki İddialara Dair... - 26/11/2019
Tarımsal Alandaki İddialara Dair...
 Devamı
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar35.198735.3397
Euro36.717236.8643
Hava Durumu
Saat