Uluğ TÜRKERİ
ulugturkeri@gmail.com
Hareketin Engeli Devlet Bahçeli mi?
20/05/2016 Günlerdir tartışılan ve ülkemizdeki hukukun öldüğünü adeta teyit eden açıklama ve kararlardan sonra MHP kongresi toplanamadan dağıldı. Genel başkanlık için aday olan Ümit Özdağ, Sinan Ogan, Meral Akşener ve Koray Aydın’ın birliktelikleri ve sakin tavırları ile kalabalıkları düzgün yönetmeleri olay çıkmasına engel oldu. Bu nedenle kendilerini kutluyorum. Aksi olsaydı o kalabalığı emin olun Ankara polisin hepsi gelse durduramazdı. Zaten alandan ayrılırken Meral Akşener’in “Gidiyoruz, ama sizden korktuğumuzdan değil, vatan evlatlarına el kaldırmayacağımızdan” şeklindeki açıklaması aslında çok şeyi bizlere anlattı. Ankara’da bir mahkemeye kurultay yapılması için dava açılıyor mahkeme dava açanları haklı buluyor var kayyum ya da çağrı heyetine derseniz üç kişilik bir ekip oluşturarak kurultayın yapılması için talimat veriyor. MHP yönetimi Yargıtay’a başvurarak kararın iptalini istedi. Bu arada nereden alaka bulduysalar Sivas’ın Gemerek ilçesi ile Kastamonu’nun Tosya ilçeleri mahkemeleri kongrenin yapılmaması yönünde karar aldı. Ankara’daki bir olay için ilçe mahkemelerin nasıl olurda karışır onu da anlamak zor. Valinin aldığı kararı muhtarın bozması gibi saçma sapan bir uygulamayla karşılaştık. Karar Ankara’da alınmış Kongre de Ankara da yapılacak. Yargıtay da Ankara’da bulunuyor. Dosyanın karara varılması için hukukçuların deyişine göre bir saatlik bir mesai yetiyor. Ama Yargıtay’ın işini iki ilçe mahkemesi yapmaya çalışıyor. Daha da bitmiyor Birde icra hâkimlikleri devreye giriyor. Bir icra mahkemesi kurultaya engel olunsun diye karar alırken, diğer bir icra mahkemesi ise kurultayın yapılması yönünde karar alıyor. Daha da ilerisi AnkaraValiliği devreye giriyor ve kongrenin yapılmaması için her şeyi yapacaklarını söylüyor. Buna gerekçe olarak ta “Alınan mahkeme kararlarından çıkarılan sonuçtan” bahsediliyor. Yani aslında valilikte kendine göre yorum yaparak kurultayın yapılamayacağı kararına varıyor. Bizler ise sadece gülüyor ve ülkenin durumuna acıyarak bakıyoruz. Bu arada Yargıtay’dan da bir haber geldi. Kararın mayıs ayı içerisinde açıklanacağı ifade edildi. Nelerin olup olmayacağını şimdiden bilemiyoruz. Ama inşallah iyi şeyler olur diye dua ediyoruz. Çünkü süreç uzadıkça söylentilerde artmaya başlıyor. Her ağızdan bir şeyler çıkıyor. Bilgi kirliliği artıyor. Sonuçta devletin kurumları küçültülüyor ve zedeleniyor. Karar alan mahkemeler ve hatta Yargıtay’dakiler için bile yok şu cemaatçi yok bu AKP’li yok, şu şucu şeklinde bir sürü laf üretiliyor. Buna mahal verilmemsi gerekirdi ama verildi. Hiçbirini ne tanır ne de biliriz ama bildiğimiz şey Yargıtay’ın verdiği kararla kendisini siyasete alet ettirmeyi başarmış olduğudur. Hayırlı olsun ne diyelim. Elbette bunların arka planını okuduğumuzda son zamanlarda MHP yöneticilerinin yapmış oldukları ve halk arasında da sıklıkla konuşulan MHP’nin parti olarak fikir üretmediği ve bunun için de AKP’ye yöneldiğidir. AKP’nin yörüngesine girmek bir yana orada gözükmek bile MHP için utanç vesilesi olması gerekir. Çünkü yıllarca söylemediklerini bırakmadıkları kişilerin peşlerine düşmek başka nasıl açıklanmalıdır ki. Alınan kararlar ve yapılamayan kongre “AKP’nin MHP’ye bir kıyağı”olarak algılanıyor. Ancak şu anlaşıldı ki, yaşanan olaylar MHP içinde ciddi sıkıntılaırn olduğu ve yönetimin partiyi taşıyamadığı sonucu çıkmıştır. Meral Akşener, Ümit Özdağ, Sinan Oğan ve Koray Aydın yaşananlar karşısında Partiye ve dış müdahalelere rağmen 20 bin kişiyi alana toplayarak MHP yönetimine karşın psikolojik üstünlük sağlamışlardır. Alana çağırılan notere 748 büyük kurultay delegesinin imza vermiş olması 1129 delegesi olan parti açısından çok önemlidir. MHP neden kurultay yaptırmak istememektedir. Bunu açıklamadıkları gibi mümkünse 2018 yılında yapılması istemektedir. Parti yönetimi şunun farkında ki; bu şekilde 2018 seçimlerine gidildiğinde MHP baraj altında kalacaktır. Böylece AKP nin istediği başkanlık dâhil her şey çok kolay olacaktır. Herhalde barajı geçseler bile 20-25 milletvekili ile köşelerde bir yerlerde yer alacaklardır. Köşelerde kalsalar bile görevlerini başarı ile yerine getirdikleri için mutlu olacaklardır. Şu asla göz ardı edilmemelidir ki, MHP değişim istiyor. Artık yeni nesil silik bir politika yapan ne konuştuğu-özür dilerim okuduğu- belli olmayan ya da 2 saat konuştuğu halde ne söylediği anlaşılmayan genel başkan yardımcılarını istemiyor. Daha net daha açık ve etkileyici kişiler istiyor. Vizyoner kimlikler arıyor. Devlet Bahçeli’nin “ön palana çıkanı harcarım” cümlesi halen daha aklımızda. Bu şu demektir ki “MHP de yönetimi geçecek akla ve düşünceye sahip olanın yeri yoktur. Başka partilere gidin. Bizim rahatımızı bozmayın. İktidar olmakmış, koalisyon kurmakmış bizim neyimiz. Partinin üst yönetimini âdete işgal etmiş ve neredeyse 50 yıldır hep aynı kişilerin oturduğu yerde ölene kadar kalalım yeter.” Deniyor herhalde. En azından bizim anladığımız budur. Son olarak şunu söyleyelim ki, MHP’nin önündeki en büyük engel MHP yönetimidir. Değişim istenmediği gibi partinin büyümesi de istenmemektedir. Artık bu anlaşılmıştır. Kimini paralel, kimini CIA ajanı kimini bilmem ne ilan ederek yıllardır Ülkücü camiaya hizmet etmiş kişileri harcamaya çalışmak kusura bakmayın ama ahlaksızlıktır. Yazıktır. Günahtır. AKP ağzı ile konuşup amacınızı zaten açık ediyorsunuz. Herkes anladı. Sizlerde anlayın… |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Salgının çalışma yaşamına etkileri: Covid-19 İşçileri Nasıl Etkiledi? - 10/07/2020 |
Salgının çalışma yaşamına etkileri: Covid-19 İşçileri Nasıl Etkiledi? |
Cumhurbaşkanlığı Sistemi ve Tarım Sektörü - 10/07/2020 |
Cumhurbaşkanlığı Sistemi ve Tarım Sektörü |
İngiltere'nin Koronavirüs Raporu - 16/03/2020 |
İngiltere'nin Koronavirüs Raporu |
Suriye Çalıştayı - 20/12/2019 |
Suriye Çalıştayı |
At, Katır ve Eşek Eti İthali - 18/12/2019 |
At, Katır ve Eşek Eti İthali |
Bu kadar harcama ile nereye? - 17/12/2019 |
Bu kadar harcama ile nereye? |
Dipsiz Gölün Dibini Bulmak - 25/11/2019 |
Dipsiz Gölün Dibini Bulmak |
Esat ve Barzani Anlaşması Ne Getirir Ne Götürür? - 16/10/2019 |
Esat ve Barzani Anlaşması Ne Getirir Ne Götürür? |
CHP’nin Önerisi Ne kadar Gerçekçi - 10/10/2019 |
CHP’nin Önerisi Ne kadar Gerçekçi |
Devamı |