Ertuğrul GÜREŞCİ
ispir_ert@hotmail.com
TÜRKİYE’DE KIRSAL GÖÇÜN TOPLUMSAL YANSIMALARI
09/09/2015 Türkiye’de özellikle 1950’lerde ciddi bir değişim süreci yaşamıştır. Bu süreç; sosyal, ekonomik ve siyasi boyutları ile kendisini göstermektedir. Kırsal göç, kırdan kente göç etme olarak ifade edilmekte ve 1950’lerin Türkiye’sinin en bilinen toplumsal olaylarından birisi ve başlangıcıdır. Türkiye bu yıllarda çok partili hayata fiili olarak geçmiş, bu hayat vatandaşın kendisini daha çok ifade edebilmesine hatta yönetimde kendisinin de var olabileceğine kanaat getirmesine sebep olmuştur. Siyasi liberalizm ve ardından ekonomik liberalizm büyük şehirler başta olmak üzere diğer şehirlere ve oradan da kırsal alana doğru yayılmaya başlamıştır. Özellikle sermayenin büyük şehirlerde yeni iş imkânlarına dönüşmesi sanayileşme ve hizmet sektörünün de gelişmesine neden olmuştur. Gelişen bu sektörlerin insan kaynakları ihtiyacı önemli ölçüde kırsaldan karşılanması yoluna gidilmiştir. Bu karşılanma isteği zamanla iş gücü arzı doğurmuş ve kırsal alanda gurbetçilikle başlayan bu arzı karşılama hareketi zamanla kalıcı iş gücü hareketliliğine dönüşmüştür. Türkiye’de toplumsal yansımalar üzerine çeşitli olaylar etkili olmaktadır. Ancak kırsal göçler, toplumların siyasi ve ekonomik olarak ta dönüşmesine neden olmuştur. Böylece kır toplumu, kentlere doğru göç yolu ile hareket ederken sadece coğrafi bir değişikliğe değil aynı zamanda siyasi, sosyal, kültürel ve dolayısıyla toplumsal bir değişime de neden olmuştur. Bu değişim ilk zamanlar kır-kent çatışması şeklinde kendisini göstermişken ilerleyen yıllarda kırın kentleşmesi ve kentinde kültürel yönden biraz kırlaşmasına neden olmuştur. Kırsal göç Türkiye’deki kır ve kenti sadece fiziki anlamda değil aynı zamanda siyasi ve sosyal anlamda da birbirine yakınlaştırmıştır. Kırsal göç neden ve sonuçları ile birlikte ele alındığında aslında toplumsal yansıması var olan bir hareketliliktir. Nedenleri kırsalın iticiliği ile açıklandığında karşısında kentin çekiciliği de oluşmaktadır. Bu itici ve çekici faktörler, toplumsal dinamiklerinde oluşmasına ve ileride demokratik toplumların temelini oluşturan örgütlü yapının da temellerini atmıştır. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
TÜRKİYE'DE KÖYDEN KENTE GÖÇÜN ÖNLENMESİ - 15/12/2015 |
TÜRKİYE'DE KÖYDEN KENTE GÖÇÜN ÖNLENMESİ |
1.Uluslararası Gemlik Zeytini Festivali Üzerine - 08/11/2015 |
Gemlik zeytini festivali |
TÜRKİYE'NİN SIĞINMACI SORUNU - 20/10/2015 |
Türkiye'nin sığınmacı sorunu |
GÖÇÜN YÖNETİLEBİLİRLİĞİ - 29/09/2015 |
Göçün yönetilebilirliği sağlanırsa, ekonomik ve sosyal faydası da artacaktır. |