Uluğ TÜRKERİ
ulugturkeri@gmail.com
Salgının çalışma yaşamına etkileri: Covid-19 İşçileri Nasıl Etkiledi?
10/07/2020 Kısa adı DİSK olan Devrimci İşçi Sendikalarının hazırladığı bir rapor yayınlandı. Raporda Covid 19 sürecinde çalışanların bundan nasıl etkilendikleri araştırılmıştır. Rapor bizlere değerli bilgiler vermektedir. Rapora göre Covid-19 salgını hem dünyada hem de ülkemizde halkın yaşamını derinden etkilediği vurgulanırken, salgının işçilerin yaşamını, sağlığını, işini ve gelirini de tehdit ettiği, milyonlarca işçinin işini ve gelirini kaybetmesine yol açmaya devam ettiği ifade edilmiş. Buna göre Türkiye tarihinin en büyük istihdam kaybı ve işsizlik dalgası ile karşı karşıyayız. Salgın nedeniyle istihdam ve iş kaybı 13 milyon düzeyine ulaştı. Geniş tanımlı işsizlik ve istihdam kaybı oranı yüzde 39’a ulaştı. Salgın büyük bir istihdam depremine yol açtı, yüzlerce işyeri kapandı. Salgın yalnızca işsizliği değil aynı zamanda gelir eşitsizliğini, toplumsal adaletsizliği ve yoksulluğu daha da artırdı ve artırmaya devam ediyor. Bilindiği gibi Sağlık Bakanlığı bütün taleplere rağmen salgının epidemiyolojisine, toplumsal boyutuna ilişkin verileri açıklamıyor. Oysa salgınla mücadelenin en önemli boyutu bilimsel verilere dayalı analizledir. Vakaların yaş, cinsiyet ve mesleki dağılımına dair veriler son derece büyük önem taşıyor. Yapılan çalışmada ise salgınla mücadelede sadece politika önermekle kalınmıyor aynı zamanda salgının işçilere dönük etkileri konusunda bilimsel veri üretmeye çalışılmış. Ne derece başarılı oldukları veya olacakları için bir şeyler söylemek mümkün değil. Ancak konu hakkında ciddi bir çalışma olması önemini artırmaktadır. Salgının işçiler üzerindeki etkisini ölçmek amacıyla yapılan çalışmada Nisan ayında Covid-19’un sendika üyeleri üzerindeki etkisini ölçmek amacıyla veri toplanmıştır. Salgının üyelerin etkisini ölçmek amacıyla Haziran ayında yeni bir araştırma yapılmış. DİSK Araştırma Merkezi ile üye sendikalarımızın araştırma daireleri ve bağımsız araştırmacıların bir araya gelmesiyle oluşturulan DİSK Covid-19 Araştırma Grubu salgının üyelerimiz üzerindeki etkilerini ölçmek amacıyla bir alan araştırması yapılmıştır. Araştırma sonucunda DİSK üyelerinin diğer işçiler gibi Covid-19’dan ciddi bir biçimde etkilendiğini göstermektedir. Araştırma DİSK üyelerinin yasadığı gelir kaybını ve karşılaştıkları ekonomik zorlukları ortaya koymaktadır. Araştırma Covid-19 döneminde yaşanan ücret kayıplarına rağmen İŞKUR ve diğer yardımların işçilerin gelir kaybını telafi etmediğini ortaya koymuştur. Öte yandan DİSK üyesi işçiler işleri ve geleceği ile ilgili kaygılı olduklarını beyan etmişlerdir. Rapor sendika çatısı altından olmanın sağlamış olduğu korumayı göstermesi açısından da dikkat çekmektedir. Sendikalılık Covid-19’un yarattığı tahribatını sınırlamıştır. Altını çizmek istenilen bir diğer husus ise örgütsüz ve kayıtsız işyerlerinin durumudur. Sendikalı işyerlerinde karşılaştığımız kayıplar ve zorluklar düşünüldüğünde Covid-19’un sendikasız ve kayıtsız işyerlerinde çalışan emekçiler üzerinde çok daha büyük tahribat yarattığını söylemek mümkündür. Buna göre; 1)Salgın işçilerin çalışma biçimlerinde ciddi değişikliklere neden oldu: Covid-19 salgını DİSK üyesi işçilerin çalışma biçimlerinde büyük değişimlere neden oldu. DİSK üyelerinin yüzde 63’ünün çalışma biçimi değişti. Kısa çalışma, evden çalışma, uzaktan çalışma, dönüşümlü çalışma yaygınlaştı. İzin kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte işçilerin bir bölümü yıllık izne veya kronik hastalığı nedeniyle idari/ücretli izne çıkarıldı. Çalışma biçimlerinin değişmesi kadınlarda ve özel sektörde farklılık gösterdi. Özel sektörde işçilerin yüzde 76’sının çalışma biçimi değişti. DİSK üyesi kadın işçilerin yüzde 81’inin çalışma biçimi değişti. 2) Üyelerimizin ciddi ücret ve gelir kayıpları yaşadı: Covid-19 salgını nedeniyle çalışma biçimlerinin değişmesiyle işçilerin çalışma süreleri düştü. Bu durum ücret ve gelir kayıplarına yol açtı. DİSK üyesi işçilerin yüzde 36’sı ücret veya gelir kaybı yaşadı. Ücret kaybı yaşayan DİSK üyesi kadınların oranı erkeklerden daha fazla gerçekleşti. Kadınların yüzde 47,7’si ve erkeklerin yüzde 34,2’si ücretini, fazla çalışma ücretini veya sosyal ödemelerini eksik aldığını veya hiç alamadıklarını belirtti. 3) DİSK üyesi işçilerin yüzde 75’i ekonomik zorlukla karşılaştı, borçlar arttı: DİSK üyesi işçilerin yüzde 75’i Covid-19 nedeniyle ekonomik zorluk yaşadığını beyan etti. Ekonomik zorluklar içinde ilk sırayı borçlanma aldı. İşçilerin yüzde 25’ten fazlası borçlarının artığını belirtirken yüzde 19,4’ü kredi kartının alt limitini ödeyememiştir. Kredi kartı borcunu ödeyemeyen işçilerin oranı yüzde 16,5, faturalarını ödemekte sıkıntı yaşayan işçilerin oranı yüzde 13,7’dir. 4) DİSK üyesi işçilerin yüzde 41’inin çalışma süresi azaldı: Covid-19 salgınıyla birlikte Türkiye çapında işyerlerinin önemli bir bölümü mal ve hizmet üretimine ara vermiş ya da durdurmuştur. Bu durum fiili çalışma sürelerinin düşmesine neden olmuştur. İşçilerin yüzde 41’i çalışma sürelerinin azaldığı belirtmiştir. Özel sektörde bu oran yüzde 52’ye ulaşmıştır. 5) Kadın işçiler Covid-19 salgınından daha yoğun etkilendi: Salgın döneminde kadınlar erkeklere göre çok daha kırılgan bir konumdadır. Araştırma sonuçları DİSK üyesi kadınların erkeklere göre daha düşük ücret aldığını, çalışma biçimlerinin daha fazla değiştiğini ve çalışma süresinin daha fazla azaldığını ortaya koymuştur. Covid-19 sürecinde kadınların ücret kaybı erkeklerden daha fazla oranda gerçekleşmiştir. Bu durum salgın döneminde toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin daha da arttığı ortaya koymaktadır. Kadınların ücretli çalışma süreleri azalmış, kadınlar istihdamdan daha fazla çekilmek zorunda kalmış ancak ev içi yükleri artmıştır. 6) DİSK üyesi işçilerin yüzde 27’si İŞKUR’dan ödenek aldı: Covid-19 salgını döneminde kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin ödeneği (nakdi ücret desteği) uygulamaları yaygınlaşmıştır. DİSK üyesi işçilerin yüzde 27’si, özel sektör işçilerinin yarısı İŞKUR’dan ödenek almıştır. İşçilerin yüzde 23’ü kısa çalışma ödeneği aldığını belirtmiştir. 7) DİSK üyesi işçilerin yüzde 92’si İŞKUR dışında bir yardım almadı: Covid-19 salgınında yaşanan iş ile ücret kaybı, İŞKUR ödenekleri ve sosyal yardım programları ile çok sınırlı bir biçimde karşılanmaktadır. Bu ödeneklerin ve programların yetersiz ve sınırlı olduğu DİSK üyelerinde de görülmüştür. Covid-19 döneminde İŞKUR’un ödenekleri dışında sınırlı düzeyde çeşitli sosyal yardım uygulamaları da gündeme geldi. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından 4,5 milyon aileye yapılan 1.000 TL nakit destek yardımı ve erzak/gıda yardımları bu dönemde kullanılan yardım programları oldu. Ancak araştırma göstermiştir ki yaşanan ekonomik ve sosyal tahribat karşısında alınan önlemler son derece sınırlı kalmıştır. DİSK üyesi işçilerin yüzde 92’si devletten herhangi bir yardım alamamıştır. 8) DİSK üyesi işçilerin yüzde 63’ü gelir akışı kesilirse 1 aydan daha az süre geçinebiliyor: DİSK üyesi işçilerin yüzde 63’ü gelir akışı kesildiğinde 1 aydan daha az süre geçinebileceğini belirtti. 1-3 ay arası geçinebilen işçilerin oranı yüzde 29, 3-6 ay arası geçinebileceğini ifade eden işçilerin oranı ise yüzde 3,8 oldu. 9) Covid-19 döneminde işçilerin yüzde 40’ı ucuz besinlere yöneldi: Covid-19 salgını işçilerin gıda harcama tercihlerini değiştirmiştir. Yaşanan iş ve gelir kaybı nedeniyle işçilerin bir kısmı daha ucuz besinlere yönelirken, bir kısmı salgının insan sağlığı üzerinde yarattığı tehdit nedeniyle daha pahalı besinlere yönelmiştir. DİSK üyesi işçilerin yüzde 40’ı daha ucuz besinlere yönelmiştir. 10) İşçilerin yüzde 29,4’ü kendilerinin veya arkadaşlarının Covid-19’a yakalandığını belirtti: İşçilerin yüzde 1,6’si Covid-19’a yakalandığını belirtirken, yüzde 27,8’i “çalışma arkadaşım/arkadaşlarım yakalandı” demiştir. Böylece DİSK üyesi işçilerin yüzde 29,4’ü kendisinin veya arkadaşlarının Covid-19’a yakalandığını belirtmiştir. Özel sektör işçilerinin ise yüzde 1,9’u Covid-19’a yakalanmıştır. 11) Covid-19 vakası nedeniyle işyerlerinin yüzde 15’inde üretim durdu: İşçilerin yüzde 15,4’ü işyerinde üretimin koronavirüs vakası sebebiyle durduğunu beyan etti. İşçilerin yüzde 7,7’si işyerinde koronavirüs görüldükten sonra salgına yakalanan işçinin bulunduğu bölümün kapatıldığını ve geri kalan bölümlerin çalışmaya devam ettiğini, yüzde 5,8’i işveren tarafından işin durdurulduğunu ve yüzde 1,9’u ise çalışmaktan kaçınma hakkını kullandığını belirtti. 12) İşçilerin yüzde 53’ü salgına karşı alınan önlemleri yeterli bulmuyor: DİSK üyesi işçilerin yüzde 47’si Covid-19 nedeniyle işe gidiş geliş ve işyerlerinde alınan önlemleri “yeterli” bulduğunu belirtirken işçilerin yüzde 53’ü ise önlemleri yeterli bulmamıştır. 13) İşçilerin yüzde 82’sini Covid-19 nedeniyle işini ve kendini tehlikede hissediyor: Covid-19 işçilerde ciddi bir yaşam ve iş kaygısı yaratmıştır. İşçilerin yüzde 81,8’i kendisini ve/veya işini tehlikede hissettiğini belirtmiştir. 14) İşçilerin yüzde 53’ü salgının yayılma hızının artacağınnı düşünüyor: Covid-19 salgının yarattığı kaygı, salgının bundan sonraki seyri açısından da kendini göstermektedir. İşçilerin yüzde 53’ü “salgının yayılma hızı artacak” derken, sadece yüzde 17,3’ü yayılma hızının azalacağını belirtmiştir. Kadınların salgının yayılma hızı konusunda daha kaygılı olduğunu göstermektedir. 15) İşçilerin yüzde 84’ü Covid-19’u kişisel ekonomik durumu için büyük tehlike olarak görüyor: İşçilerin yüzde 84’e yakını Covid-19’u, kişisel ekonomik durumu için büyük bir tehlike olarak gördüğünü söylemiştir. Aynı şekilde işçilerin yüzde 87’sine yakını Covid-19’u Türkiye ekonomisi ve dünya ekonomisi için büyük bir tehlike olarak gördüğünü beyan etmiştir. 16) Sonuç olarak saha verilerinde elde ettiğimiz bulgular daha önceki öngörülerimizi doğrular niteliktedir: Covid-19 işçilerin sağlığı, geliri ve işini ciddi biçimde tehdit etmektedir. Alınan sağlık ve sosyo-ekonomik önlemlerin yetersizliği görülmektedir. Salgına karşı akıl ve bilimle mücadele edilmeli ve işçilerin ve çalışanların yaşadığı kayıpları giderecek sosyal ve ekonomik önlemler acilen alınmalıdır. Yapılan bu çalışmanın yanlılığı veya yansızlığı hakkında görüş belirtilebilir. Ancak şu asla unutulmamalıdır ki, yapılacak bu tür çalışma sayısı ne kadar artarsa o kadar çok sağlıklı ver elde edilebilir. Bun bağlı olarak ta üretilecek veya geliştirilecek olan politikalar işler hale gelebilecektir. Yapılan çalışmayı burada incelemeye alma amacını bu açıdan değerlendirmek daha doğru olacaktır. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Cumhurbaşkanlığı Sistemi ve Tarım Sektörü - 10/07/2020 |
Cumhurbaşkanlığı Sistemi ve Tarım Sektörü |
İngiltere'nin Koronavirüs Raporu - 16/03/2020 |
İngiltere'nin Koronavirüs Raporu |
Suriye Çalıştayı - 20/12/2019 |
Suriye Çalıştayı |
At, Katır ve Eşek Eti İthali - 18/12/2019 |
At, Katır ve Eşek Eti İthali |
Bu kadar harcama ile nereye? - 17/12/2019 |
Bu kadar harcama ile nereye? |
Dipsiz Gölün Dibini Bulmak - 25/11/2019 |
Dipsiz Gölün Dibini Bulmak |
Esat ve Barzani Anlaşması Ne Getirir Ne Götürür? - 16/10/2019 |
Esat ve Barzani Anlaşması Ne Getirir Ne Götürür? |
CHP’nin Önerisi Ne kadar Gerçekçi - 10/10/2019 |
CHP’nin Önerisi Ne kadar Gerçekçi |
Kredi Kartı Büyüklüğünde Plastik - 19/06/2019 |
Kredi Kartı Büyüklüğünde Plastik |
Devamı |